Önceki Ayet Sonraki Ayet  
70. Sûre Me’âric/12

 وَصَاحِبَتِهِ وَأَخِيهِ

  Ve sâhıbetihî ve ahîh(ahîhi).

Kelime Karşılaştırma
ve sâhıbeti-hî : ve eşi
ve ahî-hi : ve kardeşi
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (11-14) Birbirlerine gösterilirler. Günahkâr kimse ister ki, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, karısını, kardeşini, kendisini koruyup barındıran tüm ailesini ve yeryüzünde bulunanların hepsini fidye olarak versin de, kendisini kurtarsın.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Eşini de, kardeşini de.

 Abdullah Parlıyan = eşini ve kardeşini de

 Adem Uğur = Karısını ve kardeşini,

 Ahmed Hulusi = Karısını, kardeşini;

 Ahmet Tekin = Eşini ve kardeşini fidye olarak vermek isteyecek.

 Ahmet Varol = Eşini ve kardeşini de.

 Ali Bulaç = Kendi eşini ve kardeşini,

 Ali Fikri Yavuz = Karısını, kardeşini,

 Ali Ünal = Eşini, kardeşini,

 Bayraktar Bayraklı = (11-14) Onlar birbirlerine gösterilecekler. Günahkâr, o günün azabından kurtulmak için çocuklarını fidye vermeyi temenni edecek. Eşini ve kardeşini, mensubu olduğu aşiretini, yeryüzündeki herkesi verip sonunda kendini kurtarmak ister.

 Bekir Sadak = (11-14) Onlar birbirlerine yalniz gosterilirler. Suclu kimse o gunun azabindan kurtulmak icin ogullarini, ailesini, kardesini, kendisini barindirmis olan sulalesini ve yeryuzunde bulunan herkesi feda etmek ve boylece kendisini kurtarmak ister.

 Celal Yıldırım = (11-12-13-14) Birbirlerine gösterilirler (ama) suçlu günahkârlar o günün azabına karşılık oğullarını, eşini, kardeşini, kendisini barındıran kabile ve obasını ve yeryüzündeki her şeyi fidye verip kendini kurtarmak ister.

 Cemal Külünkoğlu = (11-14) Onlar birbirlerine gösterilecekler (fakat birbirlerinden yararlanamayacaklar). Suçlu, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, eşini ve kardeşini, kendisini himaye etmiş olan bütün akrabalarını ve yeryüzündeki insanların tümünü fidye verip kendisini kurtarmak isteyecek.

 Diyanet İşleri (eski) = (11-14) Onlar birbirlerine yalnız gösterilirler. Suçlu kimse o günün azabından kurtulmak için oğullarını, ailesini, kardeşini, kendisini barındırmış olan sülalesini ve yeryüzünde bulunan herkesi feda etmek ve böylece kendisini kurtarmak ister.

 Diyanet Vakfi = (11-14) Birbirlerine gösterilirler (fakat herkes kendi derdindedir). Günahkâr kimse ister ki, o günün azabından (kurtuluş için), oğullarını, karısını, kardeşini, kendisini koruyup barındıran tüm ailesini ve yeryüzünde kim varsa hepsini fidye olarak versin de, tek kendini kurtarsın.

 Edip Yüksel = Eşini, kardeşini,

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve refikasını ve biraderini

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = karısını, kardeşini,

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Eşini ve kardeşini,

 Gültekin Onan = Kendi eşini ve kardeşini,

 Harun Yıldırım = Eşini, kardeşini,

 Hasan Basri Çantay = karısını, biraderini,

 Hayrat Neşriyat = (12-13) Ve karısını, kardeşini! Ve kendisini barındıran aşîretini!

 İbni Kesir = Eşini ve kardeşini,

 Kadri Çelik = Kendi eşini ve kardeşini.

 Muhammed Esed = ve eşini ve kardeşini,

 Mustafa İslamoğlu = eşini, kardeşini,

 Ömer Nasuhi Bilmen = (11-12) Onlar birbirlerine gösterilirler. Günahkar olan temenni eder ki, o günün azabından dolayı oğullarını feda etsin. Ve refikasını ve kardeşini feda etsin.

 Ömer Öngüt = Karısını ve kardeşini.

 Şaban Piriş = Eşini ve kardeşini...

 Sadık Türkmen = Eşini ve kardEşini.

 Seyyid Kutub = eşini ve kardeşini,

 Suat Yıldırım = (10-14) Birbirlerine gösterildikleri halde hiçbir candan dost, dostunun hâlini sormaz. Her mücrim o günkü azaptan kurtulmak için fidye olarak oğullarını, eşini, kardeşini, kendisine sahip çıkan sülalesini, hatta dünyada olanların tamamını verip de kurtulmak ister.

 Süleyman Ateş = Eşini ve kardeşini,

 Tefhim-ul Kuran = Kendi eşini ve kardeşini,

 Ümit Şimşek = Daha da eşini ve kardeşini,

 Yaşar Nuri Öztürk = Eşini, kardeşini,

 İskender Ali Mihr = Kendi eşini ve kardeşini.

 İlyas Yorulmaz = Eşini, kardeşini.